Blogumda bulunan tarih içerikli yazıları nasıl yazıyorum.
Bir örnek vererek başlayacağım.
Konum, İzmirde bulunan sebiller olsun. Bu konuda yazılmış düzinelerce yazının varlığını internet üzerinden araştırı yaptığınızda hemen göreceksiniz. Belki de yüzlerce. Okumaya başlıyorum. Bazen , yazılan akademik yazılarda, her hangi bir çeşmenin adından söz ediliyor veya, kaybolduğundan söz ediliyor, bazen çeşmenin mimari özelliklerinden de söz ediliyor. Ama ortada, eksik bilgiler var. Bu konuyu bir yere not ediyorum. Elimde olan kitapları okumaya devam ederken, birden karşıma bir çeşme yazısı çıkıyor. Acaba, söz edilen çeşme bizim yazılarımızda geçen çeşme olabilir mi diyorum. Bu notu da" sebiller ya da çeşmeler " ana başlığı altında olan dosyaya ekliyorum. Her okuduğum kitapta bu konularda bir şeyler bulursam alt başlık olarak dosyalar gelişiyor. Böyle, ana ve alt gurup olarak he halde 50-60 dosya kutum vardır. Sonra, kitapları okurken, bu yapıların etrafında olan hayatın da yaıldığını görüyorum. Onları da ana ve alt dosya guruplarına ekliyorum. 100 veya daha fazla kitap okuyunca da ortaya çek geniş, hangi yazar tarafından yazıldığı belli olan bir veri seti çıkıyor.
Geriye de sadece yazılanları düzenlemek kalıyor.
Yaptığım bu.
Osman Koçanaoğullları
20 Eylül İzmir