13 Kasım 2019 Çarşamba

Mithatpaşa sanat okulu, Askeri hastane ve karantina - İzmir

Mithatpaşa sanat okulu, Askeri hastane ve Karantina - İzmir


Telif hakları vardırCOPYRIGHT dosyasını okuyunuz.......


Yazının konusu bu üç kuruluşun zaman içinde olan yolculuğudur. Bu yazıda tarih dersi anlatılmamaktadır. Anlatılan, bu alan bir zamanlar ne idi, zaman içinde ne hale geldiğidir. Aşağıda bu alanın güncel uzay görüntüsü bulunmaktadır.




ASKERİ HASTANE
İzmirde ilk askeri hastane, Sarı kışlanın inşası sırasında " her kışlaya bir hastane " düşüncesi ile gündeme gelmiştir. O dönem, zemin yapısının kötü olması (Sarı kışlanın zemini de kötüdür) nedeni ile hastan inşaatı yapılmaz. Bunun yerine ver olan bir bina aranır. Bulunan binanın " Sarı kışla' ya çok da uzak olmadığı ve Fes Nazırı Katipzade Mustafa Efendiye ait bir tuzhane olduğunu biliyoruz. Ancak tam olarak, binanın bulunduğu yeri bilmiyoruz.  Sadece, Sarı kışlanın yapılacağı alanda bir adet tuzhane olduğunu biliyoruz. (H. İ. Alpaslan., E. A. Gülenç). Didem Akyol Altun  bu binanın, şu anda Karantina semtinde Mithat paşa sanat enstitüsüne bitişik olan ve günümüzde askeri binaların (içinde eski hastane binası da var) bulunduğu yerde olduğu ihtimalinden söz etmiştir. Ancak, burada açılan asker hastanesinin Katipzade konağında açıldığı yazılmıştır. Karantinada  bir tuzhanenin varlığından da söz edilmediği için, ilk asker hastanesinin burada açılmış olma ihtimali çok azdır. 


ÇİZİM 1
1800 başlarında bu alan acaba nasıl bir yerdi ?.  
Burası " Zeytinlik " adı verilen ovaya açılan yoldadır (İzmir Fransız konsolosu notu. Pelin Böke)
Alanın denize bakan tarafında olan yol, Urlaya giden yoldur.  Günümüz Üçkuyular, Göztepe, Balçova bölgelerinin  1800 lü yıllarda İncir, Zeytin ve meşe ağaçları ile dolu olduğu bilinmektedir.
Burası, 1800 ortalarında, burası ile ilgili bilgilerden öğrendiklerimiz;
1- Deniz kenarında, havadar olan bir alandır.
2- Alanın arka tarafı kayalık bir yükseltidir. Yağışlı havalarda  su baskınları olmaktadır.
3- Farklı kaynaklarda temiz su konusunda farklı notlar vardır.  Bazı yazarlar temiz su vardır derken başkası yoktur demektedir.
İşin İlginç yanı, yazılanlarda, "günümüz Karantina deresinden " söz edilmemiştir. Yine,  derenin üzerinden geçilmesi gereken bir köprüden de söz edilmemiştir. Muhtemelen, dere,  tonozlu olan bir yapı ile denize ulaşmaktadır ve üzeri de toprak ile örtülüdür. Burayı, o yıllarda geçen kişilerin dereyi görmemiş olmaları, buradan yaz aylarında geçmiş olduklarını gösterir.

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Çizim 2

William Knight, 1838 yılında, Günümüz Konak bölgesinden çıkıp Urlaya doğru giderken, Mezbahadan ( o yıllarda mezbaha Karataştadır) ve arkasından hastaneden söz eder. Burada sadece bir hastane vardır, o da günümüze dek ulaşan, bina yapısı farklı olan asker hastanesidir. Asker hastanesinin burada var olduğu söylenen Katipzade konağında açıldığı yazılmıştır.


---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Çizim 3

1840 yılına kadar bu hastane ile ilgili, şu anda elimizde başka bir bilgi yoktur. 29 Nisan 1845 yılında İzmir Fransız konsolosu, 1840 yılında kurulan karantinanın burada var olan ve eskiden askeri hastane olarak kullanılan binada açıldığını binanın çok yıpranmış ve yetersiz olduğundan söz eder. Yer, Zeytinlik denen ovaya giriş olarak tanımlanır. Demek ki o tarihlerde, bu alandan sonra  giderek düzleşen arazi "zeytinlik" olarak biliniyormuş (Bkz. Pelin Böke).


------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

ÇİZİM 4



Yabancı konsoloslar, karantina binasının çok eski olduğunu, yeterli sayıda yatağa sahip olmadığını raporlar olarak yazarlar. Hatta alanın çok dar olduğundan ve yeni bir karantina binası yapılması gerektiğini de yazarlar.  Bu yıllar içinde, fazla gemi geldiğinde ve karantina da gerektiğinde, karantinaya alınan kişilerin yatak bulmaları zor olmaktadır. Bazıları  bahçede bulunan barakalarda hatta çadırlarda da kalmaktadırlar.
Bunun üzerine bu alan içerisinde yeni karantina binası inşatı başlar  ve karantina binası 1846 yılında açılır. 1848 yılında çıkan yangında yeni yapılan karantina binası ciddi hasra görürü, hastane binası da zarar görürü. Her iki binanın yeniden yapılması düşünülür ama günün şartları nedeni ile tamir edilirler ve hastane  ,le karantina olarak hizmet verilmeye devam edilir. (Fotoğrafta görülen bina, ilk yapılan karantina binasının (1846), yangın sonrası tamir edilmiş halini göstermektedir. (Fotoğraf 1).
G. Rollestone 1854 yılında, İzmirde ayni zamanda karantina binası olarak ta kullanılan ve 60 yataklı olan Türk Askeri hastanesinden söz eder. Söz ettiği hastane ve karantina binaları bunlardır.
G. Rolleston dan bir sene sonra Martha Nicol karantina binasını ve işlevini yazar , asker hastanesinden söz etmez. Söz etmemesi normaldir, Martha Nicole Sarı kışlada o yıl içinde açılan ve Kırım harbinde yaralanan, hastalanan İngiliz askerlerinin gönüllü hemşiresidirç İngilizler burayı bir karantina binası olarak kullanmışlardır (muhtemelen aske hastanesinden söz etmektedir. Sarı kışlada, ağır yaralı hasta yoktur, İngilizler Karantinada olan bu yapıları (hastane) daha çok bir nekehat dönemi yataklı kuruluşu olarak kullanmışlardır.


-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

ÇİZİM 5

Karantina, Urlaya (günümüz Karantina adasına 1865 yılında taşınır. Karantina teşkilatına ait bina boşalmıştır. Bina oldukça eskimiş ve de yıpranmıştır. Asker hastanesi faaliyete devam etmektedir.



-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

ÇİZİM 6





-------------------------------------------------------------------------------------------------------

Çizim 7

1881 yılında günümüz Mithatpaşa teknik ve endüstri Anadolu lisesi bina inşaatı biter, öğrenci yokluğu nedeni ile okul açılamaz. Yaklaşık 10 sene kadar boş olarak kalır. Tamirat ve tadilatlar sonucu 1892 yılında eğitim başlar.
1885 yılında inşaatı başlanan cami, 1891 yılında ibadete açılır.
Eski hastane binası 1887 de yıkılır ve yeni askeri hastane 1891 yılında " Hamidiye askeri hastanesi " olarak açılır. (Bkz. D. A. Altun) 1887-1892 arasını tam olarak bilmemekle birlikte, askeri hastane olarak boşaltılmış olan ıslah hanenin birinci katında , daha sonra da 2. ci katında görevini sürdürmüştür.





Askeri karakol binası


-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------

ÇİZİM 8





Aşağıda belge özelliğinde bit fotoğraf var. Fotoğrafın üzerine yazılmış notlar da görülüyor. Bu notlarda;

1- Padişahın yardımları ile devam eden cami yapımı yazılı. Bu cami, 1891 da ibadete açılacak olan günümüz Hamidiye camisidir
2- Sekiz sene önce yapılmış olan Sultani mektebi,
3- Eski karantina binası olup, mektebi-sanayi ' ye devredilen ahşap ve harap bina
yazmaktadır (Tercüme, Dr. Erkan Serçe tarafından Küllerinden doğan şehir İzmir gurubunda paylaşılmıştır).





Aşağıda ki  fotoğraf muhtemelen hastanenin açılış gününe aittir.



Aşağıda bulunan fotoğraf hastanenin 1900 lü yılların başına ait görünümüdür





Yeni yapılan hastane binası, eski hastane binasından ve eski karantina binasından daha büyük bir alanı kaplamaktadır. Bu neden ile eski karantina binasının yıkımı da olmuştur. Günümüz de var olan okulun, yan tarafında bulunan ve okuldan daha küçük binanın ne zaman yapıldığına ait kesin bir bilgi bulamadım. Muhtemelen askeri hastane yapımı sırasında yapılmıştır

1918İzmir işgal edilir.  Hastaneye Yunanlılar el koyar.

1922Hastane tekrar açılır. 
1945 ve 1949 yıllarında hastaneye  yeni bölümler eklenir.
1971= Hatay semtinde yeni yapılmış olan hastane binasına nakil edilir.

1971 sonrası

Bir ara askerlik şubesi, daha sonra askeriye levazım binaları olarak kullanılır. Günümüzde MSB inşaat ve emlak bölge müdürlüğü olarak kullanılmaktadır. Bu binalar kompleksi içinde, her halde, hala 1892 yılından kalma binalar bulunmaktadır. Restorasyonu devam etmektedir. ETMEKTEDİR

KAYNAKLAR

1- Cumhuriyet Öncesi Dönemde İzmir Hastanelerinin Mekânsal Gelişimi
Didem Akyol Altun. Tarih İncelemeleri Dergisi. XXIX / 2, 2014, 405-443
https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/58909
2- KARANTINA ÇTTAD, VIII/18-19, (2009/Bahar-Güz), s.s.137-159
İZMİR KARANTİNA TEŞKİLATININ KURULUŞUVE FAALİYETLERİ (1840-1900)
Pelin BÖKE
3- İZMİR SARIKIŞLA’NIN İNŞA EVRELERİH. İbrahim ALPASLAN
 http://tubaked.tuba.gov.tr/index.php/tubaked/article/view/430
DOI: http://dx.doi.org/10.22520/tubaked.2019.19.002
tubaked.tuba.gov.tr › index.php › tubaked › article › view
4- Martha NİCOL
Ismeer; or Smyrna and its British Hospital in 1855. By a lady 1856
5- G. Rollestone. Report on Smyrna. 1855. sayfa 71 
6- Willima knight. Oriental outlines or of a tour in Turkey, Greece and Tuscany. in 1838. sayfa 237
7-  Yaşar Ürük. İzmir'de vezir ve paşa adları. http://www.kentyasam.com/izmirde-vezir-ve-pasa-adlari-yhbrdty-4042.html 
8- Mehmet Tinal. İzmir mektebi-idadi'si. Sayfa 350. Atatürk ilkeleri. Dokuz Eylül üniversitesi
https://ataturkilkeleri.deu.edu.tr/pdf/dergi8/c3_s8_melih_tinal.pdf
9- Mehmet Zeki Pakalın -  Sicilli-Osmani 2008 
NURİ BEY (MEHMET NURİ BEY, ŞATANOF) [3249] Fransa'dan muallim olarak getirilen zabitlerden olup Türkiye ... İstanbul'a dönünce gurre-i Receb 1300 (1883)'de, 2500 kuruş maaşla, Aydın (İzmir) vilayeti ziraat müfettişliğine tayin olundu.
10- William Cochran. Pen and pencil in Asia minor or notes from Levant. 1888
11- İzmir-Konak Mithatpaşa Mesleki ve teknik Anadolu lisesi
http://mithatpasaeml.meb.k12.tr/icerikler/tarihce_533917.html

Osman Koçanaoğulları





https://www.izmirromatoloji.com/