32 kısım tekmili birden
© Copyright Copyright dosyasını okumak için burayı tıklayınız
Genç kuşak bu tanımı bilmeyebilir. Anlam olarak, bir bütünü oluşturan ya da oluşturacak olan, tüm küçük parçaların bir arada olduğu anlamında bir tanımlama.
Turhan Selçuk'un unutulmaz çizgi roman kahramanı Abdülcanbazın küçük çizgi romanlarının bir araya toplanıp kitap haline getirildiğini ve " Abdülcanbaz. Bir İstanbul beyefendisinin maceraları. Otuz iki kısım, tekmili birden " adı ile basıldığını biliyoruz.
Bir ara bir "Ansiklopedi" merakı ortaya çıkmıştı. Sadece bu durum bizde değil başka ülkelerde de vardı. Ansiklopedinin bir parçası (fasikül olarak tanımlanır), genellikle haftada bir yayınlanır, insanlar da bu bölümleri satın alırdı. Sonuçta bu toplanan bölümler, bir araya getirilerek ciltletilir ve büyük bir ansiklopediye sahip olunurdu.
Genelde bu ifade sinema için kullanılır. Benim kuşağım bu tanımlamayı sinema afişlerinden bilir. Orijinal adı Flash Gordon olan, bizim sinemalarımızda Baytekin olarak gösterime sunulan , o yılların bilim kurgu filmi vardı. Sinema afişinin altında, çoğu zamanda orijinal film afişinin dışında, bir kağıt şerit üzerinde " otuz iki kısım tekmili birden " yazardı. Bu tanımlama her halde başka ülkelerde kullanılmamıştır. Flash Gordon ya da bizdeki adı ile Baytekin , 1934 yıllarının meşhur çisi romanıdır. Parça parça gazetelerde yayınlanmış ve her biri farklı maceraları anlatan bir dizi çizgi romandır. Bizde neden otuz iki kısım tekmili birden diye alt başlık kullanıldığını hala anlamış değilim. Gösterimde olan film zaten tam bir macerayı anlatırdı. Bu şekilde çok sayıda film gösterime girmiştir, hepsi de tam olarak bir macerayı anlatırdı. Her halde bu " otuz iki kısım tekmili birden " tanımlaması filmin, bir çok küçük ve bir biri ile ilintili parçasının bir araya getirilip bir bütün haline getirildiğini anlatmak için yazılırdı. Bu arada Epey Baytekin filmi de izledim. Türkçe bir sinema afişi bulamadım. Bu nedenle de orijinal afişi bu yazıya ekledim.
Yine bu konuda sinema ile ilgili bir bilgi de benden gelsin. Çocukluğumda, sinema makinesi yapmak, en büyük hayalimdi. Kısmen de olsa bir şeyler yapabildim. Yine hayalim bir sinemanın makine dairesinde çalışmaktı. Çalışamadım ama, 1960 lı yıllarda bir yakınımın Bornovada olan yazlık sinemasının makine dairesinde çok bulundum. Yine o yakınımı film şirketinde de bulundum. Elimde çok sayıda, kırpık film parçaları vardı. Şimdi size sinemacı açısından bu "otuz iki kısım tekmili birden" den söz edeyim. Bir sinema şirketi, bir filmi , film yapımcısından satın aldığında ya da çok uzun süreli kiralandığında, film bir film makarasında bir bütün olarak gelmez. Küçük kutularda bölüm bölüm gelir. Hepsinin üzerinde bölüm numarası vardır. Tüm bu bölümler, 2 ana bölüm haline getirilmek üzere bir birlerine eklenirler ve sinemaların makine dairelerine bu şekilde gönderilirler. İşte bu küçük parçaların her biri " KISIM ", küçük bölümlerin oluşturduğu bir büyük film makarası da " TEKMİLİ BİRDEN " olarak tanımlanır. Sinemalarda, normal film süresi olanlar genellikle 2 adet film makarası olarak bulunurdu. Halen öylemidir , bilmiyorum.
Turhan Selçuk'un unutulmaz çizgi roman kahramanı Abdülcanbazın küçük çizgi romanlarının bir araya toplanıp kitap haline getirildiğini ve " Abdülcanbaz. Bir İstanbul beyefendisinin maceraları. Otuz iki kısım, tekmili birden " adı ile basıldığını biliyoruz.
Bir ara bir "Ansiklopedi" merakı ortaya çıkmıştı. Sadece bu durum bizde değil başka ülkelerde de vardı. Ansiklopedinin bir parçası (fasikül olarak tanımlanır), genellikle haftada bir yayınlanır, insanlar da bu bölümleri satın alırdı. Sonuçta bu toplanan bölümler, bir araya getirilerek ciltletilir ve büyük bir ansiklopediye sahip olunurdu.
Osman Koçanaoğulları
Şubat 3, 2022. İZMİR